Ege Denizi'ndeki depremler Osmanlı arşivlerinden çıktı

Ege Denizi'ndeki son dönemdeki yoğun deprem fırtınalarının, Osmanlı'nın ilk jeoloji kitabında yer aldığı ortaya çıktı. Santorini'deki depremlerin, o dönemde yazılan jeoloji kitaplarıyla benzerlik gösterdiği vurgulandı.

Oxu.Az'ın Türkiye Gazetesi'nden aktardığı habere göre, jeoloji araştırmacısı Mostafavi Maresht, "Tarih tekerrür eder" sözünün sadece tarihsel olaylar için değil, jeoloji olayları için de geçerli olduğunu belirtti. Ayrıca, yakın zamanda Etna Yanardağı'nda yaşanan patlama ile günümüz olaylarının örtüştüğünü söyledi.

Ege Denizi'ndeki depremler, özellikle 26 Ocak'tan bu yana Santorini Adası'nda yoğunlaşan sismik aktivitelerle dikkat çekiyor. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Araştırma Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği bölümü araştırmacısı Mostafavi Maresht, yaşanan yer hareketliliklerinin, Osmanlı döneminin ilk jeoloji kitabı "İlm-i Tabakatü'l Arz'da anlatılanlarla örtüştüğünü belirtti.

Maresht, Santorini'deki depremlerin ve potansiyel volkanik hareketliliklerin, Osmanlı döneminde yazılmış bu ilk jeoloji kitabında belirtilenlerle büyük benzerlik taşıdığını aktardı. Bu kitapta, Akdeniz havzasındaki yanardağlar arasında Santorini'nin de yer aldığı, aynı zamanda bu adaların deniz altı volkanları olduğuna dair bilgiler yer alıyor. Ayrıca, kitaptaki Santorini'nin patlamaları ve deniz altı volkanizması anlatımları, günümüzdeki gelişmelerle büyük örtüşme gösteriyor.

Maresht, deprem fırtınasının başladığı bölgeyi Santorini ve Kolumbo denizaltı volkanının oluşturduğu 30 kilometre uzunluğunda ve 20 kilometre genişliğinde bir alan olarak tanımladı. Ayrıca, 18.400'den fazla deprem kaydedildiğini, bunların çoğunun 3 ila 5.3 büyüklüğünde olduğunu vurguladı.

Osmanlı döneminin "İlm-i Tabakatü'l Arz" kitabında Etna, Vezüv ve Santorini yanardağlarının yanı sıra, 1886'da Etna'da yaşanan patlamalar da yer aldı. Bu patlamaların, "Koniden çıkan lavlar kilometrelerce uzağa erişmiş" şeklinde anlatıldığı belirtiliyor. Ayrıca, kitabın başka bir sayfasında, Rodos Adası yakınlarında yer alan Nisiros (İncirli) Adası'nda yaşanan volkanik patlama olaylarına da değinildiği aktarıldı.

Maresht, günümüzde Etna Yanardağı'nda yaşanan patlamaların tarihsel olaylarla örtüştüğünü belirterek, bu jeolojik olayların benzerliğinin dikkat çekici olduğunu söyledi. Ayrıca, Santorini Adası'ndaki yer hareketlerinin geçmişte olduğu gibi tekrarlandığını, ancak zamanla durulmuş olduğunu hatırlattı.

Verilere göre, Santorini Adası'nın Kolumbo denizaltı volkanının altındaki magma odalarıyla örtüşen bir deprem odak noktası, bu yer hareketliliğinin devamı için endişe verici olabilir. Ancak Maresht, yanardağ patlamalarının sadece sismik verilerle tahmin edilemeyeceğini, başka ölçüm yöntemlerinin de gerektiğini ifade etti.