En son haberleri X sayfamızda takip edin

Harutyunyan: "Sözde rejimde 'banka sistemi' Ermenistan Merkez Bankası tarafından yönetiliyordu"
Ermenistan'ın Azerbaycan'a karşı askeri saldırısı sonucunda barış ve insanlık karşıtı suçlar, savaş suçları, bunun yanı sıra saldırgan savaşın hazırlanması ve yürütülmesi, soykırım, savaş kanunlarını ve kurallarını ihlal etme, ayrıca terörizm, terörizmi finanse etme, iktidarı zorla ele geçirme, zorla elde tutma ve diğer çok sayıda suçları işlemekle suçlanan Ermenistan Cumhuriyeti vatandaşları Arayik Arutyunyan, Arkadi Gukasyan, Bako Saakyan, Davit İşxanyan, Davit Babayan, Levon Mnatsakanyan ve diğerlerinin hakkındaki ceza davalarının duruşması 14 Mart'ta devam etti.
Oxu.Az'ın AZERTAC'dan aktardığı habere göre, Bakü Askeri Mahkemesi'nde hakimler Zeynal Ağayev başkanlığında, Camal Ramazanov ve Anar Rzayev'den oluşan heyetle (yedek hakim Günel Samedova) gerçekleştirilen mahkeme oturumunda sanıkların her biri bildikleri dilde tercüman, ayrıca savunmaları için avukatlarla temin edildi.
Mahkeme duruşmasında sanıklar, savunucuları, mağdurların bir kısmı, onların yasal varisleri ve temsilcileri, ayrıca devlet suçlamasını savunan savcılar katıldı.
Mahkeme sürecinde sanıklara suç örgütü içindeki fonksiyon ve görevleri, bir zamanlar Ermenistan tarafından işgal edilen Karabağ'da iktidarın zorla ele geçirilmesi, bunun yanı sıra Ermenistan'ın liderliği ve kontrolü altında faaliyet gösteren sözde rejimde "idari bölge", çeşitli görevlere atamalar ve görevden alma, dolaşımda olan para birimi, dış ve iç banka işlemlerinin gerçekleştirilmesi, çeşitli malların ithalat ve ihracatı, sözde rejimin yasadışı ekonomik faaliyeti sonucunda üretilen ürünlerin üzerinde üretim yeri olarak hangi ülkenin adının belirtildiği, gümrük meseleleri, sözde rejimin faaliyet gösterdiği bölgelere seyahat eden kişilere izin veya vize verilmesi, Ermeni sakinlerin hangi ülkenin vatandaşları oldukları, onlara kimlik belgelerinin hangi kurum tarafından verildiği, "bütçeye" kaynakların toplanma şekli, bu süreçlerde Ermenistan devletinin, devlet kurumlarının, silahlı kuvvetlerinin, üst düzey yetkililerinin rolü ve katılımına dair sorular yöneltildi.
Önce sanık Bako Saakyan'a İddia Makamı tarafından sorular soruldu.
Bako Saakyan, İddia Makamı Savcısı Vüsal Abdullayev'in sorularına cevap verirken, uydurma rejimin 'bütçesinin' Ermenistan'dan gelen fonlar aracılığıyla oluşturulduğunu itiraf etti. O, bu fonların her yıl verildiğini belirterek şöyle dedi: " 'Bütçe', Ermenistan tarafından verilen 'krediler' aracılığıyla ve ayrıca bireysel gelirlerle şekilleniyordu. Bunun dışında, her yıl belirli bir miktar para toplanıyordu, dünyanın birçok ülkesinden isteyenler, hayır kurumları aracılığıyla yardımda bulunabilirdi."
Sanık, Ermenistan'ın ayırdığı fonların 'faizsiz krediler' olarak adlandırılmasına rağmen, o paraların geri ödenmediğini de itiraf ederek şunları söyledi: "Biz 1991'den 2023'e kadar Ermenistan'dan gönderilen hiçbir meblağı geri ödemedik, çünkü bu mantıksız bir şeydi. Çünkü bizim kişisel kaynaklarımız ihtiyaçlarımızı karşılamaya yeterli değildi."
O, Azerbaycan'ın bir zamanlar işgal altındaki egemen topraklarında üretilen ürünler, yurt dışına 'Ermenistan ürünleri' adı altında satıldığını itiraf etti.
Bako Saakyan, işgal dönemi boyunca Ermenistan vatandaşlarının Karabağ'da, Karabağ'da yaşayan Ermeni sakinlerin ise Ermenistan'da, o ülkenin vatandaşları statüsüyle taşınmaz mal alabileceklerini ve diğer haklardan da faydalandıklarını belirterek, "Ermenistan bizim için yabancı bir ülke sayılmıyordu" dedi.
O, soruları yanıtlarken, Ermenistan silahlı kuvvetlerine bağlı sahte rejimin 'ordusunun' en büyük silahlı birliği olduğunu belirtti.
Başsavcı Büyük Yardımcısı Vüsal Aliyev'in sorularını yanıtlarken Bako Saakyan, sahte rejimin 'savunma bakanı', 'silahlı kuvvetlerin başkurmay başkanı' ve diğer benzeri yüksek görevlerin, Ermenistan Savunma Bakanlığı önerisi üzerine o ülkenin cumhurbaşkanı tarafından atandığını belirtti. O, bu işlere karışmadığını söyleyerek, "Bunu gizlemiyorduk' dedi."
Şüpheli kişi, sahte rejimin "askeri kurumları" ile ilgili tüm bölme ve yönetim meselelerinin Ermenistan Cumhuriyeti tarafından yapıldığını itiraf etti.
Bako Saakyan, işgal altındaki bölgelere silah ve mühimmatın Ermenistan Cumhuriyeti'nden getirildiğini söylemiştir.
O, işgal altındaki bölgelerdeki askerlere nasıl maaş verildiği sorusuna cevaben, "bütçe" ve "ordu" ile ilgili herhangi bir harcamalarının olmadığını belirtti. Tüm askeri harcamalar, verilen maaşlar ve askerlerin temini doğrudan Ermenistan bütçesinden karşılanıyordu. Bu, kendilerine ayrılan "kredilerle" ilgisi olmayan bir durumdu."
Bako Saakyan, İddia Makamı Savcısı Fuad Musayev'in sorularını yanıtlarken, sahte rejimin "savunma bakanı"nın kendisine değil, Ermenistan'ın askeri ve siyasi yönetimine rapor verdiğini, bu nedenle Karabağ'daki asker sayısını tam olarak bilmediğini belirtti. Ancak, "savunma bakanı" ile ilişkilerinin iyi olduğunu, bu nedenle askerlerin gayri resmi sayısını öğrendiğini belirtti: "Savunma Bakanı, Karabağ'ın "cumhurbaşkanına" resmi olarak rapor vermiyordu. Ancak bizim kendi aramızda ilişkilerimiz vardı, bu da doğaldı. Çünkü "savunma ordusu" Karabağ'ın güvenliğini sağlıyordu. Benim sayımız ne kadar bilmem gerekirdi."
Şüpheli kişi, Azerbaycan'ın işgal altındaki bölgelerinde yapılan askeri tatbikatların Ermenistan silahlı kuvvetlerinin komutanlığı tarafından onaylandığını belirtti.
Bako Saakyan, işgal altındaki bölgelerde İskender M, Toçka U ve diğer yıkıcı silahlar hakkında Başsavcı Yardımcısı Vüsal Aliyev'in sorularını yanıtlarken, bu silahların işgal altındaki bölgelerde bulunmadığını ifade etti: "Bu silahlar Karabağ'da mevcut değildi. Başkan olduğum dönemde (2007-2020) bu silahların Karabağ'a getirilmediğini kesinlikle söyleyebilirim."
Şüpheli kişi ayrıca, "savunma kurumları"nın "liderinin" sahte rejimin "cumhurbaşkanına" rapor verme zorunluluğu olmadığını, ancak bu silahların önemini göz önünde bulundurarak, eğer bunlar verilseydi, "ordu komutanı"nın kendisine bilgi vermesi gerektiğini belirtmiştir.
Bako Saakyan, söz konusu silahların kullanılarak Azerbaycan'ın sivil hedeflerinin vurulması, bunun kimin talimatıyla yapıldığı sorusuna ise şunları söyledi: "Bu tür topçu ateşleri Karabağ'dan yapılmadı."
Şüpheli kişi, Arayik Harutyunyan, İddia Makamı ve Başsavcı'nın Özel Görevler Yardımcısı Tuğay Rahimli'nin sorularını yanıtlarken, Azerbaycan'ın işgal altındaki bölgelerinde üretilen malların Ermenistan aracılığıyla yurt dışına satıldığını ve üzerlerinde "Made in Armenia" ifadesi bulunduğunu belirtı. Ayrıca o sözlerine şunları ekledi: "Çünkü Karabağ'ın "ihracat yapma" yetkisi ve imkânları yoktu. "İhraç edilen" mallar pek fazla değildi. Sadece birkaç şirket "ihracatla" uğraşıyordu. Bu şirketler Ermenistan'da kaydediliyordu, şubeler ve kardeş şirketler gibi. Çünkü sertifikalandırma ve diğer belgeler için tek yol bu şekildeydi. Son aşamada bu ürünler Ermenistan'dan ihraç ediliyordu. Ya da Ermenistan'da kaydedilmiş bir şirkete devrediliyordu, o şirket aracılığıyla işleniyordu."
Şüpheli kişi, sahte rejimdeki "bankacılık sisteminin" Ermenistan Merkez Bankası tarafından yönetildiğini ve Karabağ'ın para birimi ve bankacılık sisteminin olmadığını belirtti
Arayik Harutyunyan, Ermenistan vatandaşlarının sahte rejimde bakan olabileceğini de söyledi. Ayrıca, sahte rejimin "ordusunun" finansmanının tamamen Ermenistan'dan yapıldığını, ordunun Ermenistan Savunma Bakanlığı'nın bütçesinden finanse edildiğini belirtti. Bunun dışında, tüm görev atamalarının Ermenistan Savunma Bakanlığı'nın üst düzey yetkilileri tarafından yapıldığını açıkladı. "Savunma ordusunun" komutanı aynı zamanda "savunma bakanı" olarak adlandırılıyordu. Kendilerinin gizli kararlar aldıkları zaman, bu kararları sanki kendi emirleriymiş gibi yayımladıklarını, ancak kararların uygulanması konusunda daha fazla bilgiye Levon Mnatsakanyan'ın sahip olduğunu belirtmiştir.
"Karabağ ordusu"nun Ermenistan silahlı kuvvetlerinin bir bölümü olarak kabul edildiğini, kararların yukarıdan aşağıya doğru verildiğini ifade etti. Tüm bunların gizli prosedürlerle yapıldığını, ancak bunlar hakkında kendisinin fazla bilgisi olmadığını söylemiştir. Esas askeri liderin Ermenistan Genelkurmay Başkanı olduğunu, hem savaş hem de barış durumlarında sorumlu olduğunu belirtti. Savunma bakanının da Ermenistan'da birkaç fonksiyonu bulunduğunu, ancak kimlerin hangi yetkilere sahip olduğunu bilmediğini söylemiştir. Ancak temel sorumlu kişinin Genelkurmay Başkanı olduğunu ifade etmiştir. Silah ve mühimmat, tüm tedarik Ermenistan Savunma Bakanlığı tarafından yapılmıştır.
O, Azerbaycan'ın işgal altındaki bölgelerinde bulunan Ermeni kökenli askerlerin sayısını tam olarak bilmediğini, ancak çoğunun Ermenistan askerleri olduğunu belirtmiştir.
Arayik Harutyunyan, sahte rejimin "cumhurbaşkanı" olarak göreve başlamasından da bahsetti: "Bu "görevi" 2020 yılı Mayıs sonunda devraldım. Koronavirüs pandemisinin en aktif dönemiydi. Haziran ayında Ermenistan'da Güvenlik Konseyi'nin ortak bir toplantısı vardı. Orada Ermenistan Cumhurbaşkanı ve Başbakanı ile görüşmüş ve siyasi durumdan, yani müzakereler sürecinden konuşmuştum. Müzakerelerden anladım ki, Ermenistan ordusu uzun süreli savaş operasyonlarına hazır değildi. Ağustos sonunda Ermenistan Başbakanı Karabağ'a geldiğinde, onu kabul ettim."
O, İddia Makamı Savcısı Terane Mammadova'nın sorularını yanıtlarken Gence şehrindeki sivil altyapının ve sivil halkın roket ateşiyle hedef alınmasından da bahsetti. Harutyunyan, bu konuda Ermenistan silahlı kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Onik Gasparyan'dan bilgi aldığını söyledi: "Ermenistan Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Onik Gasparyan'dı. Genelkurmay Başkanı ile konuşmam olmuştu. İlk aşamada bana Gence'deki havaalanının vurulması hakkında bilgi vermişti. Daha sonra ise onunla bir daha iletişimim olmadı."
Arayik Harutyunyan, şu anda Azerbaycan'da yargılanan Ermenistan vatandaşı Ruben Vardanyan hakkında da konuşdu, kendisini çok iyi tanıdığını belirtti: "Ruben Vardanyan'ı 2005 yılından tanıyorum. Onunla defalarca görüşmüştüm. Son görüşmemiz 2023 yılının Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında olmalıydı. İki buçuk - üç ay süresince "devlet bakanı"ydı."
Mahkemenin bir sonraki duruşması 17 Mart'a planlandı. Bir sonraki duruşmada şüphelilere sorular sorulmaya devam edilecektir.
Ayrıca, Ermenistan devletinin, devlet kurumlarının yetkililerinin, askeri güçlerinin ve yasa dışı silahlı grupların doğrudan liderliği ve katılımıyla, sözlü ve yazılı olarak verdiği talimat, yönerge ve eğitimler, maddi, teknik ve personel desteği, merkezi yönetim altında, ciddi denetimi altında, Azerbaycan topraklarında iç ve uluslararası hukuk kurallarına aykırı şekilde, Azerbaycan'a askeri saldırı amacıyla kurulmuş, ayrıca Robert Sedraki Koçaryan, Serj Azati Sarkisyan, Vazgen Mikaeli Manukyan, Vazgen Zaveni Sarkisyan, Samvel Andraniki Babayan, Vitali Mikaeli Balasanyan, Zori Hayki Balayan, Seyran Muşegi Ohanyan, Arşavir Surenoviç Garamyan, Monte Çarlz Melkonyan ve diğerlerinin liderliğinde ve doğrudan veya dolaylı katılımlarıyla Ermenistan devleti, özellikle bu suçlu birliği tarafından yürütülen saldırgan savaşın gidişatında işlenen çok sayıda suçla ilgili bir ceza davası bulunmaktadır.
Bu kişiler, yani Arayik Vladimiri Harutyunyan, Arkadi Arşaviri Gukasyan, Bako Saaki Saakyan, Davit Rubeni İşhanyan, David Azatini Manukyan, Davit Klimi Babayan, Levon Henrikoviç Mnatsakanyan, Vasili İvani Beglaryan, Erik Roberti Gazaryan, Davit Nelsoni Allahverdiyan, Gurgen Homeri Stepanyan, Levon Romiki Balayan, Madat Arakeloviç Babayan, Garik Grigori Martirosyan, Melikset Vladimiri Paşayan, Azerbaycan Cumhuriyeti Ceza Kanunu'nun 100 (saldırgan savaş planlaması, hazırlığı, başlatılması ve yürütülmesi), 102 (uluslararası savunmadan faydalanan kişilere veya organizasyonlara saldırı), 103 (soykırım), 105 (halkın yok edilmesi), 106 (kölelik), 107 (halkın deportasyonu veya zorla yerinden edilmesi), 109 (takip), 110 (insanları zorla kaybetme), 112 (uluslararası hukuk kurallarına aykırı olarak özgürlükten mahrum edilme), 113 (işkence), 114 (paralıklık), 115 (savaş yasalarını ve geleneklerini ihlal etme), 116 (silahlı çatışma sırasında uluslararası insancıl hukuk kurallarını ihlal etme), 118 (askeri hırsızlık), 120 (kasten adam öldürme), 192 (yasa dışı ticaret), 214 (terörizm), 214-1 (terörizmi finanse etme), 218 (suçlu birlik oluşturma), 228 (yasa dışı silah, mühimmat, patlayıcı madde ve cihazlar edinme, başkasına verme, satma, saklama, taşıma ve taşıma), 270-1 (hava güvenliğini tehdit eden eylemler), 277 (devlet yetkilisinin veya kamu görevlisinin hayatına suikast), 278 (gücü zorla ele geçirme ve zorla elde tutma, devletin anayasal düzenini zorla değiştirme), 279 (yasaklanmamış silahlı birlikler ve gruplar oluşturma) ve diğer maddeleriyle suçlanmaktadır.
"Arayik Harutyunyan" etiketine göre haberler
- Bakü'de yargılanan Arayik Harutyunyan mahkemede Ruben Vardanyan hakkında konuştu
- Harutyunyan Gence'nin bombalanması bilgisini Ermenistan genelkurmay başkanından aldığını söyledi
- Azerbaycan'da ermeni kökenli kişilerin yargılamasında belgelerin incelenmesi aşaması başladı
- Asgari cinayetler işlemekle suçlanan Ermeni kökenli kişilerin davası görülüyor
- Arayik Harutyunyan ve diğerlerinin davası ERTELENDİ