Halk ozanı Esat Kabaklı Oxu.Az-a konuştu: "Şuşa'ya gitmek en büyük dileyim"

Halk ozanı, ömrünü müziğe adamış, mütevaziliği ile herkese örnek olmuş usta sanatçı Esat Kabaklı tüm Türk dünyasında sevilen bir sanatçı.

Oxu.Az usta sanatçı ile röportajı okurlarına takdim ediyor:

- Merhaba Esat Bey. Nasılsınız?

- Çok şükür iyiyim.

- Azerbaycan'da çok seviliyorsunuz. Şarkılarınız diller ezberi. "Bil oğlum" adlı şarkınızı çok seviyorlar.

- Teşekkür ederim.

- Azerbaycan müziği hakkındaki düşüncelerinizi öğrenmek isteriz.

- Öncelikle tüm Azerbaycan halkını, kardeşlerimizi selamlıyorum.

Bana öyle geliyor ki Azerbaycan'ın kadim müziği muğam biraz geriledi. Nedense arka planda kaldı. Azerbaycan'da pop müzik çok popüler oldu. Bunun Azerbaycan müziğine bir tehdit olduğunu düşünüyorum. Pop müziğin modern zamanlarda her yerde sevildiğini biliyorum, ancak halkımıza muğamın pop müzikle yarıştırılmamasını anlatmamız gerekiyor. Pop müziğin hiçbir dayanağı, kökü yok. Kendi kültürümüzü tanıtmalı ve kadim müzik sanatlarımızın devamlılığını sağlamalıyız. Azerbaycan bu konuda şu ana kadar çok çalışma yaptı. Sovyet döneminde Azerbaycan dilinin ve Azerbaycan kültürünün unutulmamasını sağlayan şeyin Azerbaycan müziği olduğunu düşünüyorum. Evde Azerbaycan televizyon kanallarını izliyorum. Son zamanlarda televizyon ekranlarında muğam üstadlarının pek görünmemesinden endişe ediyorum. Ama şunu da biliyorum ki, Azerbaycan halkı var oldukça muğam da var olacaktır.

- Esat bey, bu konuda Türkiye'de durum ne?

- Tekrar ediyorum, bu halk var olduğu sürece müziğini, sanatsal değerlerini unutmayacaktır. Türkiye'deki müziğe değil, halkın içindeki müziğe bakın. Gerçek sanat medyada yer alabilir veya almayabilir, ama halkın içinde yaşayan müzik bambaşka bir şeydir. Gençlerin pop müziği sevmesinin sebebinin hareketli olması olduğunu biliyorum. Bugünün gençlerinin biraz daha yaşlandığında kendi müziğimize geri döneceklerini düşünüyorum.

- Esat bey, hangi Azerbaycan muğam sanatçısını dinliyorsunuz?

- Muğamı usulüne uygun okuyan var, usulüne uygun okumayan var. Rahmetli Baba Mahmudoğlu'nu dinliyordum. "Uca dağlar başında" adlı halk şarkısı yorumu beni çıldırtıyordu. Büyük muğam ustası Han Şuşinski'nin sanatına hayranım.

Muğam'da saçma sapan şeyler yapmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Bir şiirin akışını ve ritmini bozmak çok kötü bir şeydir. Bu muğamlar atalarımızın mirasıdır. Bu mirasa karşı 'Ben böyle söylerim, öyle söylerim' deme hakkımız yok. Muğamın seyrini veya rengini değiştirme hakkımız yoktur. Müzisyenlerin, üstatların söylediği, Üzeyir Hacıbeyli'nin sunduğu, Alibaba Memmedov'un söylediği eserleri öğrenmeleri ve söylemeleri gerekiyor. Keza bir gencin "Bu benim tarzım" dediğini görüyorsunuz. Böyle bir şey yok. Bunu yapmaya hakkınız yok. Gittiğin Halep, yediğin duy reçeli. Sen kimsin ki koskoca muğamla oynuyorsun? Böyle insanlar haddini bilmeli. Müziğimiz babalarımızdan, dedelerimizden gelen müziktir ve ona saygı duymamız gerekir.

- Alim Kasımov'un muğamlarını dinliyormusunuz?

- Alim Kasımov'u tanıyorum. Dedim ya, muğamı usulüne uygun okumayanlar var. Alim bey kurallara uymuyor ama çok güzel yorumluyor. Mesela Alibaba Mammadov ve Arif Babayev'in seslendirdiği muğamları çok seviyorum. Azerbaycan aşık müziğini de çok seviyorum.

Bir gün rahmetli Zelimhan Yakup Elazığ'a gelmişti. Zalimhan Yakup'la tanıştırıldığımda, "Esad Kabaklı'yı tanımamak mümkün mü? Haydar Aliyev Sarayı'ndaki konserde halk onu ayakta alkışladı." dedi. Bana göre aşık sanatı muğam sanatının temel taşıdır. Muğamın ayak bastığı topraklar âşık müziğidir.

Ayrıca meyhane sanatını da çok sevdiğimi söylemeliyim. Bizim Karadeniz yöresinde "atma" diye bir sanat vardır. Birbirlerine laf atarlar. Meyhane (atma-söz sanatı) böyledir. Meyhanecilere önem vermeniz gerektiğini düşünüyorum. Meyhane sanatçılarını daha kaliteli meyhaneler söylemeye teşvik etmelisiniz. Kültür Bakanlığınızın bu sanata özel önem vermesi gerektiğini düşünüyorum.

- Hangi meyhane-atma sanatçısını beğeniyorsunuz?

- Oktay adında bir meyhane-atma sanatçınız var. Ara sıra Samira adlı bir kızla atma yarışına çıkarlardı. Çok iyiler (gülüyor).

- Esat Bey, Azerbaycan 2020 yılında Karabağ'ı Ermeni işgalinden kurtardı. Topraklarımız işgalden kurtarıldığında neler hissettiniz?

- Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in Şuşa'nın işgalden kurtarılması konusunda halka hitabını izledim. Gözlerim doldu, çocuk gibi mutlu oldum. İlham Aliyev'in "Şuşa Azerbaycan'dır" diye haykırması beni çok mutlu etti. Karabağ Savaşı başladığında "Karabağ Destanı" adlı bir şarkı söyledim. YouTube'da var. Ayrıca Cumhurbaşkanımız İlham Aliyev'e ve Şuşa'nın kurtarıldığı gün Şuşa'ya bir şiir ithaf ettim.

Halk ozanı Esat Kabaklı Oxu.Az-a konuştu: "Şuşa'ya gitmek en büyük dileyim"

- Esat Bey, Şuşa'nın işgalden kurtarılmasından sonra oraya gittiniz mi?

- En büyük dileğimdi. Eğer beni davet ederlerse, büyük bir memnuniyetle gelirim. Gönül, umduğu yerden küser. Şuşa'daki kutlamalara katılmak istiyordum ama kimse beni davet etmedi.

Kalbim Karabağ için atıyor. Bilmiyorum, çağırsalar koşarak gelirim. Azerbaycan'da bir TİKA etkinliği olacak, belki ben de o etkinliğe katılırım.

- Samimi röportajınız için çok teşekkür ederim.

- Oxu.Az'a teşekkür ediyorum.

Elçin Aslangil