İlham Aliyev Azerbaycan'da düzenlenen uluslararası konferansın katılımcılarına hitap gönderdi

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev "Batı Azerbaycan'a dönüş insan haklarının üstünlüğünün önemli şartı olarak" konulu uluslararası konferans katılımcılarına hitaben mesaj gönderdi.

Oxu.Az'ın President.az'a dayanarak bildirildiğine göre, mesajda şöyle deniyor:

"Saygıdeğer konferans katılımcıları!

Sizi - "Batı Azerbaycan'a dönüş insan haklarının üstünlüğünün önemli şartı olarak" konulu Ankara şehrinde düzenlenen uluslararası konferansın katılımcılarını içtenlikle selamlıyor, bu önemli etkinliğe ev sahipliği yapan dost ve kardeş Türkiye Cumhuriyeti'ne büyük teşekkürlerimi sunuyorum. Azerbaycan ve Türkiye temsilcilerinin bir araya geldiği bu konferans, bölgemizde barışın, adaletin ve insan haklarının tesis edilmesi yolunda çok önemli bir olaydır. Azerbaycan ve Türkiye arasındaki müttefiklik ve kardeşlik ilişkileri, her iki ülkenin uluslararası hukuk ilkelerine bağlılığı bölgede istikrarın sağlanması için sağlam bir zemin oluşturuyor.

Çok üzücüdür ki, silahlı çatışmalar ve ırksal ayrımcılık sonucunda milyonlarca insan kendi öz yurtlarından sürülerek mülteci hayatı yaşıyor. Özellikle, Birinci Dünya Savaşı döneminde ve sonrasında Ermeni radikalizmi ve ekstremizmi Azerbaycan halkını eşi görülmemiş felaketlere maruz bırakmış, sonuçta yüz binlerce soydaşımız kendi ata topraklarından zorla çıkarılmış, kitlesel katliam ve kıyımlara maruz kalmıştır.

Batı Azerbaycan'da - Ermenistan topraklarında 1918-1921, 1948-1953 ve 1987-1991 yıllarında sistematik ve total bir şekilde etnik temizlik gerçekleştirilmiş ve böylece, Ermenistan'da bir kişi bile Azerbaycanlı kalmamıştır. Bu etnik temizlik büyük bir insani facia olmakla birlikte, 1920 yılında Batı Zengezur'un Azerbaycan'dan alınarak Ermenistan'a verilmesiyle Azerbaycan'ın ana kısmının onun ayrılmaz parçası olan Nahçıvan ile kara bağlantısını kesmek gibi alçak bir jeopolitik amaca da hizmet etmiştir.

Ermenistan, Batı Azerbaycan'da bin yıllar boyunca yaşamış Azerbaycanlıların zengin kültürel mirasını, kadim yerleşim yerlerini, camilerini, ziyaret yerlerini ve mezarlıklarını yok etmiştir. Ermenistan'ın bu yıkıcı adımları, o bölgelerden Azerbaycan halkının izini silmek ve bölgenin tarihini yeniden yazmak amacı taşımıştır.

2020 yılı Vatan Savaşı'nda kazanılan şanlı Zafer, 2023 yılında egemenliğimizin tam olarak yeniden sağlanması, şu anda Karabağ ve Doğu Zengezur'un yeniden inşası, eski zorunlu göçmenlerin kendi evlerine dönüşü Batı Azerbaycanlılarda da büyük bir ruh yüksekliği yaratmış ve onların daha organize bir şekilde faaliyet göstermesine imkan sağlamıştır. Batı Azerbaycan meselesi artık uluslararası gündeme dahil edilmiştir.

Batı Azerbaycan Topluluğu'nun uluslararası hukuka uygun barışçıl girişimleri takdire şayandır ve dünya kamuoyu tarafından desteklenmektedir. Batı Azerbaycanlıların güvenli ve onurlu bir şekilde, barış yoluyla Ermenistan'daki ata topraklarına dönüşünün sağlanması, bölgede barışın, insan haklarının ve uzlaşmanın tesis edilmesi için önemli bir şarttır.

Ne yazık ki, Ermenistan toplumunda Türk halklarına karşı derin kök salmış nefret, "büyük Ermenistan" hayali, o ülkenin anayasasında Azerbaycan ve Türkiye'ye karşı toprak iddialarının yer alması, Batı Azerbaycanlıların dönüşüne izin verilmemesi barışa engel olmaktadır. Ermenistan komşu devletlere karşı toprak iddialarına son vermeli, Azerbaycanlılara ait kültürel mirasın restorasyonu ve korunması için adımlar atmalı, bu amaçla UNESCO'nun izleme misyonuna izin vermeli, dönüş konusunda Topluluk ile diyaloğa başlamalıdır. Ermenistan, Batı Azerbaycanlıların ne zaman ve hangi şartlarda kendi ata yurtlarına dönebilecekleri ile ilgili net bir tutum ifade etmelidir. Bu mesele ile ilgili olarak Ermenistan liderliğinin Topluluk temsilcilerini kabul etmesini bekliyoruz.

Özellikle vurgulamak isterim ki, Batı Azerbaycanlıların dönüş isteği Ermenistan'a karşı toprak iddiası anlamına gelmemektedir ve Ermenistan bu isteği bu şekilde sunma çabalarından vazgeçmelidir. Dönüş gerçekleşene kadar bu mesele Azerbaycan'ın gündeminden çıkmayacaktır. Doğal olarak, kendi yurtlarına dönecek Batı Azerbaycanlılara güvenlik garantisi de verilmelidir.

İnanıyoruz ki, Batı Azerbaycan ile ilgili dünya kamuoyunun bilgilendirilmesine hizmet eden bu uluslararası konferans, soydaşlarımızın kendi doğdukları topraklara dönüşüne önemli katkı sağlayacaktır.

İnanıyoruz ki, Batı Azerbaycanlılar güvenli ve onurlu bir şekilde kendi doğdukları yurtlarına dönecek ve bölgede kalıcı barış tesis edilecektir.

Size en iyi dileklerimi iletiyor ve konferansın çalışmalarına başarılar diliyorum".