En son haberleri Telegram kanalımızda takip edin

Türk işadamının hatıraları: "Haydar Aliyev bizim için ülkemizin adresiydi"
Bugün Ulu Önder Haydar Aliyev'in doğum günüdür.
Biz şimdi Haydar Aliyev'i sadece onun hayatına ve siyasi faaliyetlerine dair yazılmış kitaplarda aramıyoruz, her alanda arıyoruz.
Özgür Kelbecer'in, özgür İsti Su'yunda Haydar Aliyev'in nefesi var. Biz şimdi Haydar Aliyev'i, Şuşa'nın kayalarına tırmanan, askerlerimizin kararlılığında da arıyoruz.
Haydar Aliyev derdi ki, "Biz Laçın'ın güzel çeşmeleri olmadan yaşayamayız. Biz o topraklara yeniden döneceğiz."
Biz şimdi Haydar Aliyev'in dediği, özgür Laçın'da yaşıyoruz, özgür Kelbecer'de yaşıyoruz.
44 günlük Zafer Yolunun her saatinde, her gününde Haydar Aliyev vardı.
Haydar Aliyev şimdi de var ve her zaman var olacak - "Azerbaycan"ın bağımsızlığı ebedidir, sonsuzdur!" sloganının simgesinde.
Biz Haydar Aliyev'i şimdi onun dostlarının anılarında da arıyoruz ve Oxu.Az Haydar Aliyev'i dostu Türk iş insanı Ali Polat'tan sordu.
Röportaja başlamadan önce, okuyuculara iş insanı Ali Polat hakkında kısa bir bilgi verelim:
1944 yılında Tebriz'de doğan Ali Polat, orta öğrenimini Tebriz'de tamamlamış, Erzurum Ziraat Fakültesi Tarım ve Ekonomi bölümünden mezun olmuştur. 2004 yılında Azerbaycan Uluslararası Üniversitesi'nin fahri profesörü, 2009 yılında ise Azerbaycan Kooperatif Üniversitesi'nin fahri doktoru unvanına layık görülmüştür. Türkiye ve Azerbaycan Yazarlar Birliği'nin fahri üyesidir.
Ali Polat, 1982 yılına kadar Doğu Anadolu Bölgesi'nde et ve et ürünleri ihracatı yaparak bölgenin gelişiminde aktif rol oynamıştır. 1983-1991 yılları arasında ise, Türkiye'de turizmin gelişmesine katkıda bulunan öncü firmalardan birinin ortağı olarak Antalya, Fethiye ve Kapadokya'da üç tatil merkezi ve bir otel inşa etmiştir.
Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra Azerbaycan'ın bağımsızlığını kazandığı 1991 yılında Azerbaycan'a yatırım yapan ilk iş adamlarından biri olmuştur. Çok geçmeden başarılı bir iş adamı olan Ali Bey, 1986 yılında Hazar Şirketi'ni kurar.
Ali Polat, TİSİAD'ın (Türkiye-İran Sanayicileri ve İşadamları Derneği) kurucularından biridir ve hayatının sonuna kadar bu derneğin fahri başkanıdır.
- Merhaba Ali Bey. Ümummilli Lider Haydar Aliyev'i nasıl hatırlıyorsunuz?
- Genç yaşlarımda biz bir yere gittiğimizde sorarlardı, "Nerelisin?" Biz de derdik ki, "Azerbaycanlıyız." Azerbaycanlıyız dediğimizde Azerbaycan'ı bilmezlerdi. Sonra derdik ki, "Azerbaycanlılardan biri Sovyetler Birliği'ni yöneten beş kişiden biridir." Kimdir diye sorduklarında, "Haydar Aliyev'i tanır mısınız?" derdik. "Tabii ki tanırız" derlerdi.
Haydar Aliyev bizim için ülkemizin adresiydi. Biz Azerbaycanlılar hangi meclis olursa olsun, ilk kadehi Haydar Aliyev'in şerefine kaldırırdık. Çünkü bizi dünyaya tanıtan bir tek o vardı.
- Haydar Aliyev'le ilk görüşünüzü nasıl hatırlıyorsunuz?
- Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev Nahçivan'a geldiğinde, çok uğraşmama rağmen onu gidip göremedim. Fakat telefonla aradım, telefonda konuştuk. Biz sohbet ettikten bir süre sonra, Haydar Aliyev Nahçıvan'a yardım için Türkiye'ye başvurmuştu.
Ben Ümummilli Lider merhum Haydar Aliyev'le, 1992 ve 1993 yıllarında görüşebildim. Bu görüşlerde, biz milli meseleleri konuştuk.
İyi hatırlıyorum, ilk defa onunla görüşürken ellerim ve ayaklarım titriyordu. Çok büyük bir insandı. Haydar Aliyev sadece Azerbaycan'ı değil, dünyayı yönetiyordu.
- Bir toplantıda Haydar Aliyev sizden "tamada"lık (tamada- yemek ziyafetleri meclislerini yöneten kişi) yapmanızı istemişti. Hatırlıyor musunuz?
- Haydar Aliyev beni özel bir akşam yemeğine davet etmişti. On kişiden fazla değildik. Ne oldu, nasıl oldu iyi hatırlamıyorum, birden yüzünü bana çevirdi ve "Ali Polat, bugün tamadasın!" dedi.
Ben de bu teklifi memnuniyetle kabul edip ayağa kalktım ve "Sözü Sayın Haydar Aliyev'e veriyorum", dedim.
Ulu Önder kahkahalarla güldü. Hepimiz gülmeye başladık.
Sonra birkaç kez Süleyman Demirel ile birlikte Haydar Aliyev ile görüştük. Bir seferinde Mesut Yılmaz Bakıya gitmişti. Ben de onunla birlikte gitmiştim ve Haydar Aliyev ile yine görüşmüştük. Birçok görüşmemiz oldu.
Benim bir dileğim vardı. Bunu ona da söylemiştim. "Gelecekteki Türk Dünyası lideri siz olmalısınız" demiştim.
Birçok kez Haydar Aliyev'le yemek yedik. Çok sade bir insandı. O kadar samimi, güzel sohbetlerimiz oluyordu ki, o sohbetlerin özlemini şimdi de çekiyorum.
Ben sizin Taksim'deki ofisinizde Haydar Aliyev'le olan fotoğraflarınızı görmüştüm. O fotoğrafların tarihi hakkında konuşmanızı isterdik...
- On yaşımdan beri ticaretle uğraşıyorum, ticareti çok iyi bilirim.
Bir gün Süleyman Demirel ile Bakü'ye gitmiştim. Ben Bakü'de bir proje düşünüyordum.
Sovyetler Birliği yeni dağılmıştı. İran'da ekonomi gelişmemişti. İran'ın kanunları da buna izin vermiyordu. Türkiye'de de durum iç açıcı değildi. Hesaplamalarıma göre, Azerbaycan'a yakın çevrelerde yaklaşık üç yüz milyon insan yaşıyordu. Düşünüyordum ki, biz Bakü'yü Dubai gibi serbest ticaret bölgesi yapabiliriz. Büyük iş adamları gelip özgür şekilde Bakü'de işlerini kurabilseler, Azerbaycan bir iş merkezi haline gelirdi, biz iş adamları ise büyük milyarderler olacaktık.
O fotoğraflardan birinde Haydar Aliyev'e bu projeyi teklif ettim. Fotoğrafa dikkatle bakarsanız, projeyi Haydar Aliyev'e gösterdiğimi göreceksiniz. O gün, Süleyman Demirel de Haydar Aliyev'e dedi ki, "Haydar kardeşim, Ali Polat doğru söylüyor. Biz yılda bir milyar dolar, böyle bir serbest bölgeden para kazanıyoruz. Siz de böyle yaparsanız iyi olur."
- Karabağ işgalden kurtarıldı. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, babasının arzusunu yerine getirmiş oldu. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
- Muzaffer Ali Başkomutan İlham Aliyev'in Karabağ sorununu çözmesi, ona çok büyük bir prestij kazandırdı. Kesinlikle diyebilirim ki, dünyanın neresinde olursa olsun, tüm Azerbaycanlılar onu çok seviyorlar.
İlham Aliyev, hem bilgeliğiyle, hem çok nadir rastlanabilecek siyasi yeteneğiyle, hem de komutanlık becerileriyle yüzyıllık Karabağ sorununu 44 günde köklü bir şekilde çözdü. Allah ondan razı olsun.
- Ulu Önder Haydar Aliyev şimdi hayatta olsaydı, ona ne demek isterdiniz?
- Bence Haydar Aliyev hala yaşıyor. Azerbaycan'ın bugünü, Haydar Aliyev'in varlığını kanıtlıyor.
Bunu özellikle belirtmek istiyorum ki, İlham Aliyev kesinlikle ve mutlaka Türk dünyasının lideri olmalıdır. Bu doğuştan gelen yetenek ona babasından geçmiştir. Günümüzde buna en uygun siyasetçi odur. İlham Aliyev'de babasının sadeliği, kararlılığı, samimiyyeti var.
Azerbaycan halkı, İlham Aliyev gibi bir lidere sahip olduğu için şanslıdır. İlham Aliyev, büyük siyasetçi Haydar Aliyev'in oğludur.
Elçin Aslangil
"Haydar Aliyev" etiketine göre haberler
- Leyla Aliyeva'nın girişimiyle bölgelerde yaşayan çocuk ve gençlere bisikletler hediye edildi
- Azerbaycan Sendikalar Konfederasyonu ekibi Haydar Aliyev'in mezarını ziyaret etti
- Birol Akgün: "Milli lider Haydar Aliyev ileri görüşe sahip bir liderdi"
- Ulusal Lider Haydar Aliyev'in hatırası anılıyor
- Gazi Üniversitesi'ndeki Azerbaycan dili kurslarında açık ders ulu önder Haydar Aliyev'e ithaf edildi