"Ana Vatan" üzerine tartışmalar: Asya'da iki ülke arasında gerilim artıyor

Çin Halk Cumhuriyeti ve Tayvan arasındaki uzun süredir devam eden egemenlik anlaşmazlığı, son günlerde yeni bir boyut kazandı. Tayvan lideri Lai Ching-te'nin tartışmalı açıklamaları, iki ülke arasındaki gerilimi tırmandırdı.

Lai Ching-te, "Çin Halk Cumhuriyeti, sonradan kurulduğu için Tayvan'ın ana vatanı sayılamaz" diyerek Çin'in tepkisini çekti. Bu sözlere cevap olarak, Çin'in Tayvan İlişkileri Ofisi Sözcüsü Cu Fınglien, Lai'yi "düşmanlığı ve cepheleşmeyi kışkırtmakla" suçladı.

Lai'nin, açıklamaları ile Tayvan halkını kandırmanın yanında ayrılıkçılığı kışkırtarak boğazın iki yakası arasındaki ilişkilere zarar verdiğini savunan Cu, "Lai Ching-te'nin Tayvan'ın bağımsızlığı safsatası yeni şişede sunulan aynı eski şarap ve onun dikbaşlı ayrılıkçı duruşunu, düşmanlığı ve cepheleşmeyi kışkırtma niyetini ortaya koyuyor." dedi.

Tarihsel açıdan bakıldığında, bu anlaşmazlığın kökleri İkinci Dünya Savaşı sonrasına dayanıyor. 1949 yılında, Çin'deki iç savaşın ardından komünistler galip geldi ve Çin Halk Cumhuriyeti'ni kurdu. Kaybeden taraf olan Çin Milliyetçi Partisi (Koumintag) ise Tayvan'a çekilerek, 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti"nin devamı olduklarını iddia etti.

Tayvan, 1949'dan bu yana fiili bir bağımsızlığa sahip olsa da, Çin bu adayı kendi topraklarının bir parçası olarak görüyor. Son yıllarda Çin, Tayvan üzerindeki askeri baskıyı artırarak, gerekirse güç kullanımını dışlamayacağını vurguluyor.

Lai Ching-te ve iktidardaki Demokrat İlerici Parti'nin (DPP) Tayvan'ın egemenliğini koruma çabaları, Çin tarafından "ayrılıkçılık" olarak nitelendiriliyor. Bu durum, bölgedeki gerginliği artırıyor ve uluslararası toplumun dikkatini çekiyor.

DPP'nin, Tayvan'ın egemenliğinden taviz verilmemesini, fiili bağımsızlığının korunmasını savunan siyasi çizgisi ise Pekin yönetiminin tepkisini çekiyor.

Pekin sözcüleri, Ada'da ocak ayında yapılan başkanlık seçimi arifesinde Lai'nin Tayvan'ı bağımsızlık doğrultusunda "tehlikeli bir yola" sokacağı uyarısı yapmış, seçilmesi halinde çatışma ve savaş riskinin doğabileceği imasında bulunmuştu.

Tayvan'da çok partili döneme geçilmesinden sonra kurulan DPP, Çin'deki iç savaşta komünistlerle mücadele eden kurucu parti Koumintag'ın "Çin'in asıl meşru temsilcisi olma" iddiasından çok "Tayvan'ın bağımsızlığı" fikrine yakın duruyor.

Anadolu Ajansı