Araştırma: Kötü beslenme zeka düşüşü tehdidi oluşturuyor

Beynimiz, en basit reflekslerden karmaşık düşünme süreçlerine kadar tüm vücudu yönetirken, toplam enerjinin %20'sine kadar tüketir. Beyin beslenmesinin sadece oksijen ve glikozdan ibaret olduğu düşünülür, ancak gerçekte beyin vitaminler, mineraller, amino asitler ve yağ asitleri gibi çeşitli besin maddelerinin sürekli ve dengeli akışına ihtiyaç duyar.

Oxu.Az'ın gazeta.ru'dan aktardığı habere göre, bunu biyolog, beslenme uzmanı ve peptit biyoregülasyonu alanında uzman Artem Yaşin anlattı.

Yaşin, "Bunlardan sadece birinin eksikliği bile, hafıza, konsantrasyon, bilgi işleme hızı ve entelektüel potansiyeli etkileyerek bilişsel işlevlerde hissedilir bir bozulmaya yol açabilir" diye belirtti.

Bilişsel yetenekleri korumak için, bol miktarda bitkisel ürün, zeytinyağı ve yağlı balık içeren Akdeniz diyeti en uygun olanıdır. Ayrıca, Akdeniz diyeti ve DASH prensiplerini birleştiren hibrit MIND diyetine de dikkat etmeye değer. Bu diyet meyve, sebze, kuruyemiş, baklagiller, tam tahıllar ve balık açısından zengindir ve kırmızı et, tatlı içecekler ve hamur işi tüketimini sınırlar.

Uzman, "Ayrıca, beyni oksidatif stresten koruyan antioksidanlar bakımından zengin yapraklı yeşillikler ve sebzelerin tüketimi de faydalıdır. Yapraklı sebzeler, B grubu vitaminleri (B6, B9, B12), K vitamini, folik asit, potasyum ve magnezyum için mükemmel bir kaynaktır. Bu besin maddeleri sinir sisteminin düzgün çalışması için gereklidir ve bilişsel işlevleri destekler" dedi.

Yaban mersini, mavi yemiş gibi meyveler antioksidanlarla zengindir ve beyni oksidatif stresten korur ve gerekli besin maddeleriyle besler. Araştırmalar, 16 hafta boyunca her gün yaban mersini tüketiminin şunları iyileştirdiğini göstermiştir: kısa süreli hafıza, ilişkisel öğrenme, kelime listelerini hatırlama ve depresif belirtilerde azalma.

Yaşin, "B grubu vitaminlerinin (B6, B9 ve B12) eksikliği hafıza bozukluğuna, düşünme süreçlerinin yavaşlamasına ve depresyona yol açabilir. B12 vitamini eksikliği ise demans gelişimi riskinin artmasıyla ilişkilidir. D vitamini nöroproteksiyon ile ilişkilidir, beyinde hücre büyümesini ve bağışıklık sistemi fonksiyonlarını düzenler. Araştırmalar, eksikliğinin Alzheimer hastalığı dahil bilişsel bozuklukların gelişme riskinin artmasıyla ilişkili olduğunu göstermektedir" diye anlattı.

Demir, çinko ve iyot, beynin normal işleyişi ve bilişsel yetenekler için kilit mikrobesinlerdir. Demir, nörotransmitterlerin üretimi ve oksijen taşınması için gereklidir, çinko nörotransmitterlerin sentezi ve hücre büyümesi için önemlidir, eksikliği dikkat ve hafızayı olumsuz etkiler ve son olarak, iyot beyin gelişimini etkileyen tiroid hormonlarının sentezi için gereklidir.

Yaşin, "Balık, kuruyemiş ve tohumlarda bulunan Omega-3 yağ asitleri, nöronların hücre zarları için yapı malzemesidir. Eksiklikleri, öğrenme ve hafızayı olumsuz etkileyen beyin plastisitesinin azalmasına yol açabilir," diye vurguladı.